Add to Flipboard Magazine.

19 Ekim 2012

JEFFİ MEDİNA, İZMİR TOLGA, ALTAN ERKEKLİ ve CEMAL NOYAN TÖRENİ ONURLANDIRDILAR....

VİSTİLEF REKLAM VE MEDYA AKADEMİSİ YAZ ATÖLYESİ'NİN SERTİFİKA DAĞITIMI VE KAPANIŞ DERSİ, İMAJ STÜDYOLARI BEŞİKTAŞ YERLEŞKESİNDE 12 Ekim 2012'DE YAPILDI.   

İletişim Fakültesi'nden, DEKAN Prof. Aydemir Okay; HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM BÖLÜMÜ BAŞKANI Prof. Ayla Okay; GAZETECİLİK BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYELERİ Prof. Nurdoğan Rigel ve Prof. Arzu Kihtir; RD-TV-SİNEMA eski BÖLÜM BAŞKANI Prof. Neşe Kars TÖRENE KATILDILAR...

İletişim Sektörü'nden Türkiye'nin en önemli tiyatro ve sinema sanatçılarından, oyuncu Altan Erkekli, Medina/Turgul-DDB'nin efsanevi Başkanı ve Manajans/J. W. Thompson Reklam Ajansı eski Genel Müdürü Jeffi Medina, İmaj Stüdyoları Başkanı Cemal Noyan ve İmaj Stüdyoları'ndan Yapımcı Müge Kolat ve Beyin Reklam A.Ş.'nin Başkanı ve Birleşik Reklamcılar A.Ş.'nin kurucusu İzmir Tolga da törende konuşma yaparak, sertifika verdiler...










































14 Ekim 2012

BU SÖZLERİ KİMDEN ALDI?

"Muayenehaneler de sistemin içine alınsın. Tamamlayıcı sağlık sigortası gibi üçüncü taraf denetim mekanizmaları hepsi kayıt altına alınsın. Bütün işler döner sermaye üzerinden yapılsın. Denetleme yetkisi üçüncü tarafta olsun. Maliye'nin yanı sıra indirekt olarak sigorta şirketleri denetlesin."

İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Yunus Söylet tıpçı öğretim üyelerinin nasıl hem üniversitede, hem de özel muayenehanelerde çalışabileceklerini bu sözlerle dile getirmiş... Dile getirdikleri bu sistem içinde doğru, peki, kimden almış bu sözleri? Prof. Veysel Batmaz, dört yıl önceki rektör adaylığı kampanyasında "tıpçıların muayenehanelerini üniversite uzantısı yapacağım, böylelikle, hiç bir tıpçı ne üniversiteden ayrılacak, ne de gelirinden vazgeçecek, bu sistem içinde tek çözüm muayenehanelerin üniversite sistemi içine alınması ve özel olarak denetlenmesidir." demekteydi. Rektör Söylet, bu öneriyi ileri sürerken, dört yıl önce Prof. Batmaz'ın rakibiydi ve dar markajla takipteydi. Bundan sonra bu ve benzer önerileri serdederken Prof. Veysel Batmaz'ın adına atıfta bulunmazsa, Rektörü intihal ile suçlayacağız. Aynı, "bütün üniversiteler vakıflarla yönetilsin" diyen Cumhurbaşkanı'nı suçladığımız gibi. Sayelerinde İstanbul Üniversitesi ve genel olarak üniversiteler dört yıl kaybetmiş durumda.

Prof. Batmaz'ın dört yıl önceki rektör adaylığı konuşmaları için lütfen tıklayın: http://www.rektorbatmaz.blogspot.com/2008/12/rektrler-sendromuna-yenileri-ekleniyor.html ; http://www.rektorbatmaz.blogspot.com/2008/12/dekan-daylari-panelinde-rektr-adayi.html

08 Ekim 2012

İsmail Kovacı ve Veysel Batmaz çevirdi:
Yaşadığımız dünyada eskiler sonlanırken yeniler başlamıyor.

İnsanlığın kadim ikilemi tekrarlanıyor: Kaosun getirdiği belirsizlikten doğan hüzünlü umutsuzluk ve aldatıcı dinamizmden kaynaklanan rahatsız edici Panglosyan kutlamalar.

Dünyanın en önemli Çin uzmanlarından, global modernite kavramının mucidi Arif Dirlik, uzun sürmüş birikimin ışığında küreselleşmenin modernite ile ilişkisini, kurumlarını, uygarlıklarını, yerlerini sorguluyor ve sonlanmayacak sanılan küreselleşmenin bitişini anlatıyor:

"Sonlanmakta olan modernite değil, bu haliyle Avromodernitedir, yani, global hedeflerini realize etmek isterken kendisini yadsıyacak konuma gelen modernitenin iki yüzyıllık Avro/Amerikan egemenliğidir. Bir kavram olarak global modernite, ortaklıktaki farklılık (veya farklılıktaki ortaklık) durumunu yakalamayı hedeflemiştir; bu hedef, ulusal veya uluslararası düzeyde gündelik politikayı harekete geçiren zıtlıkları üretmekle kalmayıp, aynı zamanda bunları anlamak için gerekli kavramsal aygıtların aranması çabalarını da kapsamaktadır. Benim bu terimi kullanırken temel aldığım anlam, kapitalist modernite tarafından biçimlenen bir dünyada yaşarken, küresel bir kapitalist ekonominin evrensel talepleri ve gerekleri ile buna yönelik yerelleşmiş kültürel talepler arasındaki birçok yüzleşmede, esas belirleyici olan ve yeniden işleme uğrayan modernitenin kendisi olduğudur. Modernitenin parçalara ayrılışı modernitenin sonu olarak algılanabilir; tarihselleştirilmesi için de bir fırsat sunabilir, şu anda hangi konumda olduğunu tanımamıza yardımcı da olabilir ve bugünkü uygun bir noktadan geçmişe ışık tutar."

 Arif Dirlik, Küreselleşmenin Sonu mu?, Ayrıntı Yayınları'ndan çıktı....

04 Ekim 2012